Prevod "komaj čakam" na turškem jeziku:
Slovar Slovenski-Turški
Komaj - prevod : Komaj - prevod : Komaj - prevod : Komaj - prevod : Komaj - prevod : čakam - prevod : Komaj čakam - prevod : Čakam - prevod : čakam - prevod : Komaj čakam - prevod :
Ads
Primeri (Zunanji viri, ne pregleduje)
Komaj čakam. | Bekleyemiyorum bile. |
Komaj čakam! | Oğlum, orası harika bir yer. |
Komaj čakam. | Çok sabırsızlanıyorum. |
Komaj čakam! | İyi ki gelmişiz, iyi ki gelmişiz. |
Komaj čakam! | Elbette! |
Komaj čakam. | Yerimde zor duruyorum bayım. |
Komaj že čakam! | Sabırsızlanıyorum! |
Ne. Komaj čakam. | Artık sabredemiyorum. |
Komaj čakam. Ja. | İple çekiyorum. |
Komaj čakam delo. | Sabahtan beri çalışma aşkıyla yanıp tutuşuyorum. |
Komaj čakam na to. | İşte bu harika gerçekten. |
Komaj čakam, da vidim. | Görmek için sabırsızlanıyorum. |
Komaj čakam, da grem. | Gitmek için sabırsızlanıyorum. |
Komaj čakam. Preveri kruh. | Sabrım kalmadı, anne. Dayanamıyorum. |
Komaj čakam. Pa ti? | Oh, artık bekleyemiyorum. ya sen? |
Komaj čakam, da grem domov. | Eve dönmek için sabırsızlanıyorum. |
Komaj čakam maščevanje očetovega poraza. | Babamın yenilgisinin intikamını almak için heyecanlıyım. |
Komaj čakam, da ji povem. | Teşekkür ederim. Ona söylemek için sabırsızlanıyorum. |
Komaj čakam, da izide časopis. | London Times'ı bekleyemeyeceğim. |
komaj čakam, da ga spoznam. | Onunla tanışmak için sabırsızlanıyorum. |
Komaj čakam, da jo vidim. | Yüzünü görmek için sabırsızlanıyorum. |
Res komaj čakam na špagete. | Gerçekten de spagetti için hazırım. |
Komaj čakam, da ga poskusim. | Bu kabağın tadına bakmak için sabırsızlanıyorum. |
Komaj čakam da povem doma. | Evdekilere anlatana kadar bekle. |
Komaj čakam, da vidim stanovanje. | Daireyi görmek için can atıyorum. |
Komaj čakam, da povem LauriLouise. | LauraLouise'e anlatmak için sabırsızlanıyorum. |
Komaj čakam, da spoznam gostitelja. | Ev sahibimizle tanışmak için sabırsızlanıyorum. |
Komaj čakam, da ljudem tole povem. | Bunu insanlara anlatmak için sabırsızlanıyorum. |
Komaj čakam, da slišim Oliverjevo zgodbo. | Oliver'ın hikayesini duymak için can atıyorum. |
Komaj čakam, da bo film končan. | Bu film bitene kadar bekleyemem. |
Komaj čakam, da bom to pral. | O çamaşırı yıkamayı sabırsızlıkla bekliyorum. |
Komaj čakam, da to povem Josephine! | Josephine'e söylemek istiyorum. Evet, Josephine... |
Komaj čakam, da se šola začne. | Okul başlayınca mutlu olacağım. |
Komaj čakam, da jo vidim na tebi. | Üzerinde görmek için sabırsızlanıyorum. |
Jutri se dobim z njo. Komaj čakam. | Onu yarın göreceğim. |
Komaj čakam, da vidiš mojo novo obleko. | Harika. Yeni elbisemi görmen için sabırsızlanıyorum. |
Komaj čakam, da se vrnem z vašimi bonboni. | Şekerinizi hemen beklemeyin. |
Komaj čakam, da vidim njegov izraz na obrazu. | Bizi gördüğünde suratının halini görmek isterim. |
Nie. Chyba przesadziłem. Komaj čakam, da jih vidim. | Yüzlerini görmek için sabırsızlanıyorum. |
Komaj čakam, da slišim, kako boš to izvedla. | Bunu nasıl yaptığınızı dinlemek için can atıyorum. |
Komaj čakam da Hsu Chien zve za to... | Hsu Chien bunu duyana kadar bekle... |
Komaj čakam na dokaz, da nisi kar nekdo. | Sıradan bir adam olmadığını göstermen için ölüyorum |
Komaj čakam, da ji povem o ženi g. Chandlerja. | Ona Bay Chandler'ın karısından bahsetmem lazım. |
Komaj čakam, da prekrižam svoj meč s pravimi gusarji. | Gerçek deniz eşkıyalarıyla kılıç tokuşturmaya can atıyorum. |
Komaj čakam, da za to slišijo mulci iz ulice. | Diğer çocuklar bunu duyana kadar bekle! |
Povezana iskanja: Komaj -